*"114" ayrı ülkeden günlük ortalama "500" ziyaret !
*her cümle "5846" sayılı yasa korumasında !
*fotolar "ekseriyetle" büyütülebilir !
*sağ alttaki küçük dünya ?

26 Şubat 2016 Cuma

"saat yarım, nasıl da geçmiş zaman! / saat yarım, nasıl da geçmiş yıllar!" konstantin kavafis...








yunan şiirinin üç ismi ;
yunan ve dünya şiirinin  ‘ölmeyecek’  üç ismi ;

konstantin kavafis
yorgo seferis
yannis ritsos…..

yorgo seferis  1900 yılında izmir urla’da doğmuştur…
nobel edebiyat ödülünü aldığında yıl 1963’tür…
diplomat olduğu dönemde yolu bir kez daha kesişmiştir seferis’in anadoluyla…
öldüğünde 71 yaşındadır seferis…

türk edebiyatının en nitelikli isimlerinden olan ama ne acıdır ki gün gün unutulan necati cumalı da uzun yıllar boyunca yaşamıştır urla’da… cumalı’nın halen müze olan evini gidip görmeniz mümkündür…seferis’in doğduğu ev de uzun yıllardır  bir turistik tesistir (!)   aynı şehirde…

seferis  kısacık bir şiirinde şunu der ;

“ gövde ölür
su sulanır
ruh duraksar
yel unutur
hep unutur
ama alev değişmez…”


yunan şiirinin bir başka büyük ustası konstantin kavafis,  iskenderiye doğumludur ama onun da ata kökleri anadoludadır…unutulmaz şiirlerinden biri de şehir ismini taşır kavafis’in…insanın nereye giderse gitsin ne olursa olsun köklerinden asla kopamayacağını anlattığı büyük şiirinin sonunda cevat çapan çevirisiyle şunu demiştir kavafis ve bu şiir türk müziğinde  bir çok isim ve grup tarafından da bestelenmiştir;

“…yeni bir ülke bulamazsın,
başka bir deniz bulamazsın.
bu şehir arkandan gelecektir.
sen gene aynı sokaklarda dolaşacaksın,
aynı mahallede kocayacaksın;
aynı evlerde kır düşecek saçlarına.
dönüp dolaşıp bu şehre geleceksin sonunda.
başka bir şey umma…”

kavafis de öldüğünde 70 yaşındadır…
gırtlak kanseridir ve öldüğünde yapayalnızdır…


yannis ritsos diğer iki isme göre daha bir ‘sokaktaki adamın’  diliyle yazmıştır şiirlerini …ve yunanistan’ın cunta günlerinde o da ödemiştir yazıp çizen düşünen adam olmanın bedelini “üstü kalsın” diyerek…aynı dönemde yaşayan aragon’a göre çağının en büyük şairidir ritsos…ritsos öldüğünde yıl 1990’dır ve 81 yaşındadır…delirerek ölen kız kardeşini de  cunta günlerinde kaybeden  yannis ritsos’un  ne zaman şu şiirini okusam,  kısacık şiirin her satırında,  sevilmemiş ya da sevildiğini anlayamamış, çok   hüzünlü bir kadın sesi çığlıklanır ;

“ biliyorsun, ölüm diye bir şey yok, diyor adam kadına.
biliyorum, evet, artık öldüğüme göre, diyor kadın.
iki gömleğin de ütülendi, çekmecede,
sadece küçük bir gül benim özlediğim….”

                                               ******

yorgo seferis…
yannis ritsos…
konstantin kavafis…

yunan ve dünyla şiirinin ‘ölümsüz’ üç büyük şairi…
hayatın ve insanlığın üç büyük şairi…

ne diyordu kavafis,  özdemir ince’nin çevirisinde  “çok uzak”  şiirinde ;

“ bu bulanık anıyı anlatmak isterdim
ama silinmiş nerdeyse bir şey kalmamış
çok eskiden çok, taa  gençlik yıllarımdan
bu bulanık anıyı anlatmak isterdim

bir giysiydi sanki yaseminden
ağustostaydık, ağustosta bir akşam
gözlerini hatırlıyorum biraz sanırım maviydiler
ah evet maviydiler,  mavi gök yakuttan…”


nükhet duru,  zülfü livaneli bestesinde
bundan 31 yıl önce şöyle seslendirmişti bu şiiri ; 




     - fotoğraf / kavafis'in şiirindeki gibi  
                       " yeni bir ülke yeni bir şehir " arasa da ,
                       köklerini hiç unutmadan bahtı açık olası  
                       büyük oğlum umur örsan örem'i ; 
                       2016 ocak ayının sonunda , 
                       sabahın karga alacası  saatinde
                       can eriğim  küçük oğlum arda erhan örem'le 
                       ankara "isenbuga"  havaalanına götürürken... -


                        (  murat örem / 26 şubat 2016 / ankara....) 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder