*"114" ayrı ülkeden günlük ortalama "500" ziyaret !
*her cümle "5846" sayılı yasa korumasında !
*fotolar "ekseriyetle" büyütülebilir !
*sağ alttaki küçük dünya ?

10 Haziran 2014 Salı

biz gideceğiz kitaplar yazılar anılar kalacak...çünkü biliyorum hayat akıyor...


unutulmaz bilge   konfiçyüs’e  atfederler ;

“tanrım bana çiçek dolu bir bahçe ve kitap dolu ev  ver...”

cümlesini...

benim çiçek dolu bahçe ve kitap dolu ev hikayem şöyle...

 fikir çatışmaları yaşasam da duru bir su gibi gerçek ve sahih olan ilişkimizde anne babamın  huzur adası yazlıklarında geçirdiğim kısa zamanlı yaz günlerini saymazsam; bahçesinde çiçek dolu müstakil bir evim hiç olmadı ama salonun penceresinden aşağıya baktığımda başta güller olmak üzere çeşit çeşit  çiçeklerin tomur tomur açtığı kocaman bir bahçeye sahip oturduğum bina yıllardır...

kitaplara gelince....
onlarla aram hep çok iyi oldu...
paramın var zamanında da yok zamanında da çok kanıma girdi kitaplar...

o kitaplarla öğrendim soru sormayı...
o kitaplar öğretti bana kelimelerin  ağırlığını...
o kitapların aydınlattığı ışıkla kurdum evlatlarımla bağımı...

son zamanlarda yakın gözlüğü takma eşiğindeki yaşıma rağmen yüksek tempoda okuyorum yine...bazen bir kitap su gibi akarken,  kimi kitaplar daha ilk sayfalarda tahammül eşiğimi doldurduğunda veriveriyorum birilerine ...çünkü biliyorum zaman akıyor...

her kitapseverin , her bibliyomanın  hayatında en az bir kez  aklına gelen şu soruyu çok sordu zihnim bana ömrüm boyunca çocukluğumdan beri  ;

“ aldığın bunca kitabın içinde  okuyamadıkların mutlaka olacak
ömür saatin er ya da geç durduğunda...
peki neden bu açgözlülük...”


bu soruya her seferinde şu cevabı verdim eni konu;

senin de açgözlülüğün bu olsun yahu murat....”

son dönemde elimdeki kitapların birinde bakın şu alıntılar var...

“ Birey, her zaman içinde bulunduğu kabile tarafından yutulmamak için mücadele etmelidir. Eğer bunu denerseniz, genellikle yalnız kalırsınız...Ama hayatta hiçbir şey  kendinize sahip olma ayrıcalığından daha anlamlı değildir....”
          
   “ Ne kadar yükseğe çıkarsak, uçamayanlara o kadar küçük gözükürüz...”
                                                                                     Friedrich Nietzsche
“Bilge insanlar konuşurlar çünkü söyleyecek bir şeyleri vardır. Aptal insanlar konuşurlar çünkü bir şey söylemek zorundadırlar. “             

“ Karanlıktan korkan bir çocuğu kolaylıkla affedebiliriz.
Hayattaki gerçek trajedi yetişkinlerin aydınlıktan korkmasıdır....
          Platon/Eflatun                                                                                                                                                                                       

    Aklını kullanmaktan vazgeçmiş bir insanla tartışmaya çalışmak bir ölüye ilaç vermeye benzer....”                                                                                                    Thomas Paine

“ Büyük beyinler fikirleri tartışır, vasat beyinler olayları tartışır ve küçük beyinler başka insanları tartışır....”                                                                                      George Parry
    Asla muhakemesini kaybetmişlerle  tartışmayın. Önce sizi kendi seviyelerine indirirler, sonra da tecrübeleriyle alt ederler. Çünkü dünyadaki gidişatın genel eğilimi sıradanlığı insanoğlu arasında egemen güç haline getirmek....                                 John Stuart Mill


değerli okur ;
sesim ne kadar çıkar , ne kadar kulak verirsiniz bilemem...

fakat şunu unutmayın ;
içinden geçtiğimiz hayat, hepimizi günlük çatışmaların , sevgisizliklerin, sığlıkların , düşmanlıkların , önyargıların , yeni nefretlerin içine çekmeye çalışsa da biz aklımızı kaybetmeden yaşamak zorundayız...

akıl dediğimiz akıl sağlığı dediğimiz şey yalnızca bizden ibaret değildir...toplumların da milletlerin de akıl sağlığı vardır...

ve oğuz atay’ın bir roman karakterine ironiyle söylettiği gibi
“ aklımız (hakikaten) en büyük hazinemizdir...”

ve , hem tarih hem hayat , akıl sağlığını kaybeden toplumlara iltimas yapmaz...

                   ( murat örem / 10 haziran 2014 / ankara...) 
- fotoğraf / okuryazar.tv-


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder